İngilizcede Nispet ve Mutavaat Zamirleri Anlatımı

İngilizce nispet ve mutavaat zamirleri

İngilizce derslerimizden Nispet ve Mutaavat zamirleri konusu örnek cümleler ile anlatılmıştır.

 

 

İngilizce Nispet Zamirleri

İngilizce Nispet zamirleri (relative pronouns) şunlardır: who (o (kimse) ki) (nominative), whom (o (kimse)’na ki) (objekt hali), whose (ki o (kimse)’nun) (mülkiyet, which (o ki), that (o ki, ki o), what (ne ki); bunlardan başka a s (gibi) ve but (fakat) kelimeleri de, bazı hallerde, nispet zamiri gibi kullanılır, ve, tabi, bu kullanılışa göre manaları değişir. Yerini tuttukları isim veya diğer zamir müfret de olsa, cemi de olsa, Nispet Zamirleri değişmez, hep aynı şekilde kalır.

İngilizce Nispet zamirleri isimlerin yerini tuttukları gibi cümleleri birbirine bağlamaya da yararlar.

Who, whom ve whose zamirleri şahıs için kullanılır: —

The man who spoke was my brother (konuşan adam kardeşimdi / kelime kelime: adam, ki o konuştu, kardeşimdi).

The man whom you saw was my brother (gördüğünüz adam kardeşimdi / kelime kelime: adam, ki onu gördünüz, kardeşimdi).

He is a writer whose style is most attractive (o üslûbu pek cazip bir muharrirdir / kelime kelime: o bir muharrirdir ki onun üslûbu pek caziptir).

Which hayvanlar ve eşya için kullanılan bir nispet zamiridir: —

The current which is very rapid, makes the river dangerous (pek hızlı olan akıntı sebebinden nehir tehlikelidir / kelime kelime: akıntı, ki pek hızlıdır, nehri tehlikeli ediyor).

My dog which was lost, has been found (kaybolan köpeğim bulundu / kelime kelime: köpeğim, ki kaybolmuştu, bulundu).

Which zamiri bütün bir cümlenin yerini tutmak için de kullanılabilir: —

The boy’s work was praised, which pleased him very much (çocuğun vazifesi beğenmişti, bu hal onu çok sevindirdi / kelime kelime: çocuğun vazifesi beğenilmişti, ki bu (yani bu beğenilmiş olma hali) onu çok sevindirdi).

 

Şahıslarla ilgili topluluk isimleri müfret manada kullanılınca which zamiri ile, cemi manada kullanılınca who zamiri ile belirtilir: —

The Londan team, which played so well last season, has done badly this season (geçen mevsimde pek iyi oynayan Londra takımı bu mevsimde fena oynadı; kelime kelime: Londra takımı, ki geçen mevsimde o kadar iyi oynamıştı, bu mevsimde fena (oyun) yaptı).

The team, who are just getting their tickets, will meet on the platform at 2.30 (şimdi biletlerini almakta olan takım (azası) 2.30 da peronda buluşacaklar / kelime kelime: takım (azası), ki onlar şimdi biletlerini almaktadırlar, peron üzerinde 2.30 da buluşacaklardır).

That zamiri hem şahıs, hem de eşya ve hayvan için kullanılır: —

My brother that is in Paris has sent me a letter (Paris’te olan kardeşim bana bir mektup gönderdi / kelime kelime: kardeşim, ki Paris’tedir, bana bir mektup gönderdi.).

This is the house that Jack built (bu, Jack’m yaptığı evdir / kelime kelime: budur o ev ki Jack yaptı).

Dikkat: — (a) That zamiri bir edat (preposi-tion)’ tan sonra gelemez; Here is the book that I told you of (işte size bahsettiğim kitap) denilir de «here is the book of that I told you» denilemez; fakat aynı manada olarak, Here is the book of which I told vou denilir.

(b) That zamirinin manasında bir daraltma (restriction) vardır, bu sebeple bu kelimenin «who» yerine kullanılması, bazı hallerde, imkansız olur; mesela, I have heard from my brother that is in America! (Amerikadaki kardeşimden haber aldım) diyebilirim, çünkü birkaç kardeşim bulunabilir ve that nispet zamiri, manayı daralttığı için, bunlardan yalnız birine delalet eder; fakat «I have heard from my wife that is in America» (Amerikadaki karımdan haber aldım) diyemem, çünkü birden ziyade karım olamaz; bunun için I have heard from my wite who is in America (Şimdi Amerikada olan karımdan haber (mektup) aldım) demem lazımdır. (Türkçede bu iki mana tercümede -Kİ tayin eki ve ŞİMDİ zarfı ile OLAN fiili kullanılmak suretiyle ayırt edilmiştir).

(c)          That nispet zamiri (FIRST ve LAST kelimeleri de dahil olarak) üstünlük (superlative) sıfatlarını ve tayinsiz (indefinite) zamirleri takip etmek üzere kullanılır: —

Shakespeare is the greatest poet that England has ever had (Shakespeare İngiliterenin şimdiyedek malik olduğu (İngiltere’de şimdi yedek gelip geçen) şairlerin en büyüğüdür).

“We were the first that ever burst into that silent sea” (O sessiz (ıssız) denize şimdi yedek ilk açılan bizdik) (bu cümle bir mısradır, yani vezinlidir).

I will tell you something that you didn’t know before (size (daha evvel) bilmediğimiz bir şey söyliyeceğim).

All that glitters is not gold (her parıldayan altın değildir).

Nothing that he does is badly done (hiçbir yaptığı kötü yapılmış değildir / yaptıklarının hiçbiri kötü değildir).

(d)          Hem şahıs, hem de eşyadan bahsedilince, bunlara delalet edecek müşterek zamir that olur; böyle hallerde who veya which kullanılmaz: —

He talked brilliancy of the men and books that interested him

(kendisini alakadar eden insan ve kitaplardan parlak bir surette bahsetti).

(e)          «It is…» ile başlayan cümleleri that nispet zamiri takip eder: —

«It is a long lane that has no turning» (o uzun bir yoldur ki dönemeci yoktur / dönemeci olmayan uzun bir yoldur.)

What nispet zamiri, antecedent’ i (yani delalet ettiği isim veya başka kelime) önce söylenmeyen hallerde kullanılır: —

Mesela: Tell me what you want to know (öğrenmek istediğinizi bana söyleyin / kelime kelime: söyleyin bana neyi bilmek istiyorsunuz). Bu makamda «Teli me the things what you want to know» denilemez, fakat Tell me the things that you want to know denilebilir.

 

A s kelimesi same (aynı), such (böyle, öyle) kelimelerinden sonra nispet zamiri olarak kullanılır: —

My book is not the same as yours is (kitabım sizinkinin aynı değildir).

“We are such stuff as dreams are made on” (biz rüyaların ya pıldığı maddedeniz) / kelime kelime: biz öyle maddeyiz ki rüyalar ondan yapılmaktadır). (Shakespeare’den).

But kelimesi, nadiren, bazı menfi cümlelerde nispet zamiri olarak kullanılır: —

There is no one here but wishes you well (but wishes, «who does not wish »manasındadır; burada sizin iyiliğinizi istemeyen kimse yoktur.)

Nispet zamirinin hazfi. Söylenildiği veya yazıldığı takdirde objekt halinde bulunacak olan nispet zamiri, çok defa, hazfedilir: —

I went to the play A you told me about (bana bahsettiğiniz oyuna (tiyatro) gittim).

(Hazfedilen zamirin yeri A işaretiyle belirtilmiştir.)

The man A we met is the teacher (karşılaştığınız adam muallimdir).

İngilizce Nispet zamiri ile antecedent’ i. Nispet zamiri antecedent ’ine, mümkün olduğu kadar, yakın bulunmalıdır. Bu kaideye dikkat edilirse aşağıdaki cümlelerdeki gibi ifade zaaflarına düşülmez: —

«After the service the wedding party left in a motorcar for London which was lent for the occasion by Mr. —» (ayinden sonra düğün alayı Mr. — tarafından düğün için iğreti alınmış olan Londraya otomobille gittiler. / İngilizce cümlede WHICH nispet zamiri o kadar münasebetsiz yerde kullanılmıştır ki Türkçe aynen tercümesi ancak bu şekli alabilir).

«She took her hat from her head which she was wearing» (kadın) şapkasını taşımakta olduğu başından aldı / bu İngilizce cümlede

 

de WHICH nispet zamiri münasip olmayan yerde kullanıldığı için cümle aynen ancak bu suretle tercüme olunabilecek. garip bir şekil almıştır).

 

İngilizce Mutavaat Zamirleri

İngilizce Mutavaat zamirleri (reflexive  pronouns) şunlardır: —

Müfret                Cemi

myself (kendim) himself (kendisi)        ourselves (kendimiz)

thyself (kendin) herself (kendisi k.)      yourselves (kendiniz)

yourself (kendiniz) itself (kendisi c. siz)            themselves (kendileri) oneself (kişi kendisi)

Bunlar fiilin işlenmesinin doğrudan doğruya subjekte tesir ettiğini belirtmeğe yarayan zamirlerdir, ki böyle fiillerde aynı şahıs hem subjekt, hem objekt olur; He hurt himself (kendini yaraladı) gibi. Mutavaat zamirleri ile tekit (söze kuvvet verme) zamirleri  karıştırılmamalıdır. Mesela: yukarda ki He hurt himself cümlesin de him self mutavaat zamiridir; fakat He himself hurt the dog (o, kendisi, köpeği yaraladı )cümlesindeki himself ise tekit için kullanılmıştır.

İngilizcede Nispet ve Mutavaat Zamirleri Anlatımı

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.